İlk Uçuş Heyecanı

     Türkiye’nin Uzaya ilk astronotunu göndermesi gerçekten gurur verici,bu nedenle övünmek her Türk insanın hakkı.. 

    Ülkemiz biraz geçte olsa Uzay biliminin önemini ve değerini fark etmiş durumda ancak ilerlemek için sadece fark etmek yetmez…Farkındalıkla birlikte acilen 60 Yıllık gecikmeyi telafi edecek ilave bir alt yapı çalışması da yapmak gerekir...Bir de bu ilave çalışmalara paralel olarak CERN ve ABD de bulunan hadron çarpıştırma ve parçacık hızlandırma tesislerine benzer milli ve özerk tesisler kurmak için de zaman ve emek ayırmak gerekir, çünkü ileri toplumlar Einstein’in izafiyet teorisi ile Kuantum fiziği arasındaki zıtlığı, boşluğu bir başka deyişle ayrılığı ortadan kaldırıp müşterek bir teori yaratmaya çalışıyor…Yakın Gelecek, bu teoriyi bulup bunu doğru formüllerle uygun mühendisliğe uyduran ülkelere söz sahibi olma hakkı verecek… Bir de atom altı parçacıkları açıklayan standart model tablosundaki eksiklik ve noksanlıklar üzerine de zaman ayıracak bilim insanları ve akademik tesislerin yapımı için de alt yapı oluşturmak gerekir…Ayrıca bunlarla beraber Üniversitelerde yapay zeka ve kuantum bilgisayarlar için kafa yoracak öğrenci ve akademisyenlere acilen ihtiyaç var…

   Tüm bunlara ilaveten Akademi dünyasında acilen zihniyet sıçraması gerekiyor zira yüksek öğretim kurumları tam bir atalet ve tembellik içerisinde… Mevcut haliyle Üniversite idareleri ekonomik ve politik teşvik almaları halinde bile yeterli bilimsel hipotezler üretme kapasitesine sahip değil…Bu bağlamda Üniversitelerin de acilen uyanması ve kendine gelmesi gerekiyor …İsimli soyisimli kadro ilanları yapan hocalarla şansımız yaver giderse bir yerlere varabiliriz fakat şunu unutmamak gerekir ki bilimde şansa yer yoktur, bilimde neden-sonuç ve deterministik prensipler vardır…

    Umarım Ülkemiz gelecekte bilimsel anlamda buna benzer uçuşların sayısını ve çeşitliğini artırır yoksa bu uçuş Türkiye için büyük fakat Dünya için küçük bir adım olarak kalır…

    Astronotumuza başarılar diliyorum…

Bu blogdaki popüler yayınlar

Benlik ve İzlenim Algısı

Entropiden Harmoniye; Sanatın Anatomisi